Profesörler genellikle akademik bir dergiye göndermek üzere 25 sayfalık bir makaleyi araştırmak ve yazmak için yaklaşık 3-6 aylık (bazen daha uzun) bir mesai harcarlar.
Gasset boşuna uzmanlaşma denen barbarlık demiyor. Uzmanlar tek konuda gereksiz, israf denilebilecek ayrılıklara düşüyorlar. Teker teker bireylerin derdini değil sadece kendi hezeyanlarına odaklanıyorlar. Bütün dünya anti-entelektüel entelijansiyanın yükselişe geçmesi için bu bir imkan olabilir.
"Uzmanlaşma böcekler içindir" diye yazmıştı en sevdiğim bilim kurgu yazarı Robert Heinlein. "Bir insan bebek bezi değiştirebilmeli, bir muharebeyi planlayabilmeli, bir domuzu kesebilmeli, bir gemiyi rıhtıma bağlayabilmeli, bir bina tasarlayabilmeli, bir sone yazabilmeli, hesapları dengeleyebilmeli, bir duvar inşa edebilmeli, bir kemik kırığını alçıya alabilmeli, ölmekte olanı teselli edebilmeli, emir verip alabilmeli, iş birliği yapabilmeli, tek başına hareket edebilmeli, denklemleri çözebilmeli, yeni bir sorunu analiz edebilmeli, gübre yayabilmeli, bir bilgisayarı programlayabilmeli, lezzetli bir yemek pişirebilmeli, verimli bir şekilde mücadele edebilmeli, cesurca ölebilmelidir."
Bu çoğumuzun karşılayabileceğinden çok daha yüksek bir standart olabilir. Ancak Heinlein'ın geniş kapsamlı yetkinlik ideali, her birimiz ne kadar kusurlu bir şekilde ulaşsak da mükemmel bir hedeftir. Bu arayışın anahtarı, konfor alanlarımızın sınırlarını zorlamaya istekli olmaktır. Tanıdık kalıplara girmek, ustalaştığımız birkaç beceriyi uygulamak ve kendimizi günlük alışkanlıklarımızla tanımlamak kolaydır. Bütünlüklü bir zafere çiçekli olan o tek kaldırım üzerinden varılmaz.
Gasset boşuna uzmanlaşma denen barbarlık demiyor. Uzmanlar tek konuda gereksiz, israf denilebilecek ayrılıklara düşüyorlar. Teker teker bireylerin derdini değil sadece kendi hezeyanlarına odaklanıyorlar. Bütün dünya anti-entelektüel entelijansiyanın yükselişe geçmesi için bu bir imkan olabilir.
"Uzmanlaşma böcekler içindir" diye yazmıştı en sevdiğim bilim kurgu yazarı Robert Heinlein. "Bir insan bebek bezi değiştirebilmeli, bir muharebeyi planlayabilmeli, bir domuzu kesebilmeli, bir gemiyi rıhtıma bağlayabilmeli, bir bina tasarlayabilmeli, bir sone yazabilmeli, hesapları dengeleyebilmeli, bir duvar inşa edebilmeli, bir kemik kırığını alçıya alabilmeli, ölmekte olanı teselli edebilmeli, emir verip alabilmeli, iş birliği yapabilmeli, tek başına hareket edebilmeli, denklemleri çözebilmeli, yeni bir sorunu analiz edebilmeli, gübre yayabilmeli, bir bilgisayarı programlayabilmeli, lezzetli bir yemek pişirebilmeli, verimli bir şekilde mücadele edebilmeli, cesurca ölebilmelidir."
Bu çoğumuzun karşılayabileceğinden çok daha yüksek bir standart olabilir. Ancak Heinlein'ın geniş kapsamlı yetkinlik ideali, her birimiz ne kadar kusurlu bir şekilde ulaşsak da mükemmel bir hedeftir. Bu arayışın anahtarı, konfor alanlarımızın sınırlarını zorlamaya istekli olmaktır. Tanıdık kalıplara girmek, ustalaştığımız birkaç beceriyi uygulamak ve kendimizi günlük alışkanlıklarımızla tanımlamak kolaydır. Bütünlüklü bir zafere çiçekli olan o tek kaldırım üzerinden varılmaz.